İzmir’de Nefret Suçu Mağduru Translar Anıldı: Bize Bir Yasa Lazım

Lavender LGBTİ+, Genç LGBTİ+ Derneği, İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi, İEU Mor Kolektif, Buca Kent Konseyi Eşitlik Meclisi ve DEU Eşit Şerit’in paydaşı olduğu platform, 20 Kasım günü tüm nefret karşıtlarını Türkan Saylan Kültür Merkezi önüne çağırmıştı. Bir araya gelen 20 Kasım Platformu Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması düzenledi ve nefret suçu mağduru transları andı.
 
Ocak 2008 ve Eylül 2017 tarihleri arasında 71 ülkede toplam 2609 trans cinayetinin bildirildiğini ve bu cinayetlerin büyük kısmını göçmen ve seks işçilerinin oluşturduğunu söyleyen platform Çoklu ayrımcılığın meşrulaştırıldığının söylendiği açıklamada yasaların ve mevzuatın yetersizliği de dile getirildi.
 
Basın açıklamasından satırbaşları ise şu şekilde:
“20 Kasım 1988’de ABD’nin Boston kentinde yaşayan Rita Hester kendi evinde göğsüne aldığı 20 bıçak darbesiyle öldürüldü. Yaşanan bu nefret cinayetinin ardından birçok ülkede 20 Kasım günü Translara yönelik nefret suçlarının gündemleştirildiği bir gün haline geldi. 
 

Cezalar hafifletiliyor

Ocak 2008/ Eylül 2017 tarihleri arasında 71 ülkede toplamda 2609 Trans cinayeti bildirildi.Bu cinayetlerin büyük bir kısmını göçmenler ve seks işçileri oluşturuyor. Çoklu ayrımcılığın meşrulaştırılmasının altyapısını derinleştiren en temel kaynaklardan biri günümüzdeki mevzuattır. Yasalarla, faillerin ağır tahrik ve iyi hal gibi ayrımcılığı meşru kılan indirimlerle, nefret suçu cinayetlerinin cezaları hafifletiliyor. Türkiye’de LGBTİ+ kapsayıcı bir nefret suçları mevzuatı bulunmamaktadır. Bu eksiklik, heteroseksist ve cisseksist bakış açısına sahip yargı mercilerinin ayrımcılığı besleyen kararlar vermesine neden olmaktadır.
 

Bize bir yasa lazım

İktidarların güvenlik gibi gerekçelerle görevlendirdiği bekçi ve devriyelerin yaşam alanlarımızı kapatması, bizi sokaklarımızdan, çalışma yerlerimizden uzaklaştırması ve sosyal tecrit uygulamaları insan hakları ihlalidir. 
Tüm bunların üzerine basında katlanarak devam eden nefret söylemleri ve hedef gösteren haberler de failler kadar suçludur. Nefret suçlarına karşı gerekli önlem alınmadıkça Translara yönelik nefret saldırıları ve cinayetlerin önlenemeyeceği apaçık ortadadır. Buradan tüm yasa yapıcılara sesleniyoruz. Etkinliklerimizi yasaklayarak, bizi görünmez kılmaya çalışarak Trans cinayetlerinin önüne geçemezsiniz. Trans cinayetlerine karşı bize bir yasa lazım! Ne Hasta Ne Yalnız Ne De Yanlışsın
Bizler her zaman olduğu gibi tüm baskılara rağmen vardık, varız, var olacağız! Bu çağrımıza kulak veren herkesi Trans cinayetlerine karşı farkındalık oluşturmak ve daha fazla arkadaşımızı kaybetmemek için ses çıkarmaya davet ediyoruz. Trans Cinayetlerine Karşı Ses Çıkar!”
 
Basın açıklamasının tam metni için tıklayın.