-Bedeninin ruhuna uyumlanması; dağ gibi ağır fakat kar gibi sessiz aynaya baktığında. Sessizliği seviyorsun biliyorum. Kendini, kendinden ağır bu cürretle sevmeyi belki de.
-Bedeninin ruhuna uyumlanması; dağ gibi ağır fakat kar gibi sessiz aynaya baktığında. Sessizliği seviyorsun biliyorum. Kendini, kendinden ağır bu cürretle sevmeyi belki de.
Halil Kandok'un kişisel bloğu üzerinden yayınladığı yazısına karşı GregorSamsa soruyor: "Doğalını yaşadığını düşündüğün, toplumda bedensel olarak trans bireylerden daha kolay kamufle olan bir eşcinsel olarak; bıçak altına yatmayı, hormon almayı toplumda daha rahat yaşamak adına göze alır mıydın'
Özgür GregorSamsa aşkını anlattı: 'Öyle güzel öyle cesaretle parlıyordu ki üzerlerine! Korkmaktan, daha büyük bir korkaklık varsa eğer bunları yaparken onu hayretle izlemekti'
GregorSamsa erkekliğinin mahremlerine iniyor: 'Terden yapış yapış olmuş gövdesi öyle cesaretlendiriyordu ki beni, yıllarca sardığım, kendimden bile sakladığım memelerim onun üzerinde raks ediyordu'
'Sanki kasıklarında buz gezdiriyorlardı da yerinden zıplıyordu. Buzda bile erime telaşı vardı, biraz da ürkeklik. Eti acıyordu çünkü. Kırgındı üstelik.'
'Geçen hafta tam bir yılımı doldurdum. Testosteron aldıkça kendimin ne istediğini ve çevrenin benden ne beklediğini daha net görebiliyorum' Erkek Fatmalığı(m) ,yeterince erk'eklik onayını almamış değil mi gözünüzde. Denediniz!'
Özgür GregorSamsa yazdı: 'Okudukça mimiklerime yerleşeceksiniz biliyorum. Siz de bilin, süssüz bilin istiyorum... O'nun için değerdi. Çocukluğumdu benim. Artık ben takmayacaktım belki de saçlarına portakal çiçeklerini, dizindeki yarayı öpüp -allahım ne olur bende de olsun aynısından-diye dua da edemeyecektim.'
'Daha fazla bakamadım aynaya, gözlerimle olan mücadelemi kaybetmiştim. Çıkartıp sırtımdaki atleti suyun altında saatlerce yıkandım. Anneannemin aldığı kese ile gövdem de açılan yaralara bastıra bastıra kanatarak yıkandım. Artık bir karar almıştım ne olursa olsun dönmeyecektim bu yoldan, kendime bir başkası gibi dokunmayacak bir başkası gibi seslenmeyecektim. Evet, kanattım.'
Yine aynı ses, aynı kalabalık ağızlar, henüz dillendirilmemiş bir inançla sesin geldiği yöne doğru yürümeye başladım. Umut suyunu burkmasınlar daha çok diye diye ekvatorsuz gövdemle devlete bir kez daha sırtımı döndüm! DÖN-ME diye diye annem.
© Copyright 2020 All Rights Reserved - PEMBE HAYAT LGBTİ+ DAYANIŞMA DERNEĞİ