Bir işe ‘alınmama’ hikayesi: “Trans olduğum anlaşıldığı an davranış ve tutumlar değişiyor”

Bir trans olarak Türkiye'de iş hayatında yaşadığım ve hala yaşamakta olduğum transfobiyi yazmak ve anlatmak istiyorum.

Maalesef Türkiye'de sistemli olarak LGBTİ+’lara nefret büyütülüyor ve ayrımcılık teşvik ediliyor. İçinde bulunduğum veya artık mücadele ederek bulunmaya çalıştığım Tekstil, Tasarım sektöründe bu durum içler acısı durumda. Firmalar (büyük veya küçük firma farketmeksizin), açık kimlikli transları ya sindiriyor ya da niteliği ne olursa olsun adaletsiz bir şekilde iş sürecini iptal ediyor.

"Ameliyat oldun mu veya olmayı düşünüyor musun?"

4-5 aydır yaşadığım iş arama sürecimde birçok firma ile görüşme ve mülakat gerçekleştirdim ama ne zaman ki bir şekilde trans olduğum anlaşıldığı an davranış ve tutumlar değişiyor. Suratlarda küçümseyici ifade oluşmasıyla beraber gerginlik hakim oluyor. Sahi bu kadar korkunç olan şey nedir?! 

Firma isimlerini her ne kadar öfkeyle dolu olsamda ifşa etmeyeceğim ama Türkiye'de global bir şirket olan sektörde olsun olmasın, herkesin ismini duyduğu bir firmada bana uygun bir açık pozisyonuna başvurdum ve çağırıldım. Mülakatta bana "Ameliyat oldun mu veya olmayı düşünüyor musun?" diye soruldu. Bu kadar hadsiz ve özel bir soru iş mülakatında neden ne amaçla sorulabilir?! Kime iş mülakatında cinsel organı soruluyor!

Neredeyse her görüşmemde ailemle yaşayıp yaşamadığım soruluyor. Bu soruda anlaşılmak istenen tam olarak ne olabilir?

"Askerliğiniz ne durumda?”

Hatta neredeyse her AVM'de mağazası bulunan bir takım elbise firmasının İK'sı başvuruma istinaden beni arayıp ilk ve tek sorduğu soru "Askerliğiniz ne durumda? (ses tonu gülmemek için tutar gibi)" oldu ve kötü niyetli olduğunu henüz anlamadan verdiğim cevabın ardından 2-3 dk bir sessizlik ve ardından "Anladım, bu şekilde notumu alıyorum ilerleyen süreçte haber vereceğim" deyip telefonu kapattı. Amaç çok bariz dalga geçip karşıdaki insanın duygularını, psikolojisini hiç sayarak "eğlenmek". 

Daha bugün yine neredeyse her AVM'de mağazası olan bilindik bir spor giyim firması başvuruma istinaden aradı. Sesimi duyunca tedirgin olup ard arda ‘Hanım’ ifadesini her cümlede ikileyerek iğneledi. Bu hitaptan rahatsız olup olmadığımı sordu, kimliğimi anlamaya çalıştı buna saygı duyuyorum. Ardından mülakat tarihi belirlendi 2 saat sonrasında tekrar aranıp "Sizinle görüşecek kişinin acil yurt dışı seyahati çıktı o yüzden iptal etmek durumundayız" dendi. Bu ilk değildi, nerdeyse bu durumu 5-6 kere yaşadım, aynı yalan ve bahane. Kısaca görev için yetkili kişiden trans kimliğime onay çıkmadı.

Bunu düşünme sebebim de, daha önce görüştüğüm bir firmada baş tasarımcı bana, “Sen bu işe çok uygunsun, ekibimde olmanı istiyorum ama genel müdürüm ne yazık ki önyargılı bu konuda. Konuşup halledebilirsem bu iş olur, halledemezsem maalesef” demişti. Dürüstlüğüne hayran kalmıştım çünkü kimliğimden dolayı görüşmelerimin çoğu ne hikmetse acil yurt dışı seyahatleri denilerek iptal ediliyor.

İş arama sürecimde yaşadığım transfobinin bir kısmını anlatmak istedim. Bir trans olarak bunları hak ettiğime inanmıyorum. 

Nefret öldürür. Sevgi, saygı yaşatır!

Yazan: Açılay
Görsel: Açılay