
Pembe Hayat LGBTİ+ Dayanışma Derneği geçtiğimiz hafta, Türkiye’deki ceza infaz kurumlarında bulunan trans+ mahpusların (trans kadın, trans erkek, non-binary vb.) sağlık hizmetlerine erişimine ilişkin kapsamlı bir bilgi edinme başvurusu yapmıştı.
Dernek adına Av. Nergiz Görnaz tarafından yapılan başvuruda Adalet Bakanlığı’na şu sorular yöneltildi:
- Cezaevlerinde trans mahpusların hormon replasman tedavilerine düzenli ve kesintisiz erişimlerini sağlayan bir uygulama veya protokol bulunuyor mu?
- Cinsiyet uyum süreci kapsamında devam eden tıbbi müdahaleler (hormon tedavisi, psikiyatrik takip, cerrahi süreçler vb.) nasıl değerlendiriliyor?
- Bu hizmetlerin erişimine dair standart bir prosedür, yönerge veya genelge mevcut mu?
- Son beş yıl içinde cinsiyet uyum süreci başlatan veya sürdüren mahpus sayısına dair istatistik tutuluyor mu?
Başvuruda ayrıca, varsa ilgili belgelerin “aslı gibidir” onaylı örnekleri talep edildi.
Bakanlıktan Yanıt Geldi
Adalet Bakanlığı, bilgi edinme başvurusuna verdiği yanıtta cezaevlerinde genel sağlık hizmetlerinin işleyişine ilişkin detaylı bilgiler sundu ancak verilen cevapta trans+ mahpuslara ilişkin bilgi verilmedi. Genel sağlık hizmetlerine ilişkin verilen yanıtta öne çıkan noktalar şöyle:
- Tüm hükümlü ve tutukluların muayene ve tedavileri Sağlık Bakanlığı koordinasyonunda ve ücretsiz olarak yürütülüyor.
- İlk kabul muayenesi, revir muayeneleri, ilaç temini, sevk ve acil müdahaleler için ayrıntılı prosedürler uygulanıyor.
- Hastanelerde yatış gerektiren durumlarda mahpus koğuşları oluşturuluyor ve tedaviler bu şekilde sürdürülüyor.
- “Diğer vatandaşlarda olduğu gibi” tüm hükümlü ve tutukluların, hiçbir ayrım yapılmaksızın, tıbbi gereklilikler doğrultusunda tedavi edildiği belirtildi.
Yanıtta trans mahpuslara özgü herhangi bir protokol, standart uygulama ya da istatistiki veriye yer verilmemesi ise dikkat çekti.
Görnaz: “Ciddi bir boşluk var”
Pembe Hayat adına başvuruyu yapan Av. Nergiz Görnaz, pembehayat.org’a yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
"Ceza infaz kurumlarında bulunan trans mahpusların hormona, cinsiyet uyum süreçlerine ve sağlık hizmetlerine erişimiyle ilgili yaptığımız bilgi edinme başvurusuna Adalet Bakanlığı tarafından verilen yanıt, genel sağlık hizmetlerine ilişkin oldukça detaylı bir çerçeve sunsa da, trans mahpuslara özgü herhangi bir protokol, standart uygulama ya da istatistiki veriye yer verilmemesi dikkat çekicidir.
Bakanlığın trans mahpuslara dair doğrudan bir ifade kullanmaktan kaçındığını, ancak genel sağlık sistemine dair detaylı açıklamalarda bulunarak bu boşluğu perdelemeye çalıştığını görüyoruz. Yine de, kamuoyunun artan duyarlılığı karşısında böyle nispeten kapsamlı bir yanıt verilmesini önemli buluyoruz. Ancak bu kesinlikle yeterli değildir. Cinsiyet uyum süreci kapsamında ihtiyaç duyulan hormon terapisi, psikiyatrik takip ve cerrahi işlemler, translar için sağlık hakkının ayrılmaz bir parçasıdır. Bu süreçlerin cezaevinde kesintisiz biçimde sürdürülebilmesi hayati önem taşırken, Bakanlığın verdiği yanıtta buna dair herhangi bir özel düzenlemenin yer almaması, hem hakların tanınmasında hem de uygulanmasında ciddi bir boşluk olduğunu göstermektedir.
Cezaevleri, tüm mahpusların eşit şekilde haklara erişebildikleri, öznel ihtiyaçlarının gözetildiği ve güvence altına alındığı şekilde yapılandırılmak zorundadır. Trans mahpuslara dair düzenlemelerin yokluğu, eşitlik ilkesinin ve sağlık hakkının ceza infaz sistemi içinde yeterince gözetilmediğini açıkça ortaya koymaktadır."