2 Haziran Uluslararası Seks İşçileri Günü Geride Kaldı: “Yaşamak, çalışmak, örgütlenmek istiyoruz!”

2 Haziran Uluslararası Seks İşçileri Günü, dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi Türkiye’de de çeşitli açıklama ve etkinliklerle anıldı. 1975 yılında Fransa’nın Lyon kentinde yaklaşık 100 seks işçisinin Saint-Nizier Kilisesi’ni işgal etmesiyle başlayan tarihsel direniş, bugün hâlâ adalet, güvenlik ve insan onuruna yakışır yaşam talepleriyle devam ediyor.

Seks işçileri, aradan geçen 50 yıla rağmen hâlâ şiddete, kriminalizasyona, sömürüye ve ayrımcılığa karşı temel haklarını savunmaya çalışıyor.

Kırmızı Şemsiye Derneği: “Birlikte güçlüyüz, birlikte görünürüz. Birleşin!”

2 Haziran günü sosyal medya hesapları üzerinden açıklama yayımlayan Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği, seks işçilerinin 50 yıl önce dile getirdiği taleplerin bugün de geçerliliğini koruduğunu hatırlattı. Dernek açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Bu mücadelenin bir parçası olmaya devam ediyoruz. Dünyanın dört bir yanındaki seks işçilerine ve bu yolda omuz omuza yürüdüğümüz tüm destekçilere sesleniyoruz:
Birlikte güçlüyüz, birlikte görünürüz. Birleşin!”

2013 yılında seks işçileri tarafından kurulan Kırmızı Şemsiye Derneği, seks işçilerinin sağlık hizmetlerine erişimi, şiddetten korunması ve hak temelli örgütlenmesi için çalışmalar yürütüyor.

20 Kasım Derneği: “Seks işçiliği suç değil, iştir!”

2 Haziran kapsamında bir açıklama da 20 Kasım Nefret Suçlarıyla Mücadele Derneği’nden geldi. Dernek, özellikle trans kadın seks işçilerinin hem cinsiyet kimlikleri hem de meslekleri nedeniyle çok katmanlı ayrımcılığa ve şiddete maruz bırakıldığını vurgulayarak şu mesajı paylaştı:

“Arz-talep ilişkisi görmezden gelinirken yalnızca bedenlerimiz cezalandırılıyor. Bu ikiyüzlü düzene karşı ses çıkarıyoruz. Sendikal haklarımızı, sosyal güvencemizi ve yaşam hakkımızı savunuyoruz.”

Seks işçileri yaşasın!
Trans seks işçileri yaşasın!
Yaşamak, çalışmak, örgütlenmek istiyoruz!