2.Ankara Onur Yürüyüşü Davası’nda avukatlar bilirkişi raporuna itiraz etti

2. Ankara Onur Yürüyüşü’nde darp edilerek gözaltına alınan 42 kişinin yargılandığı davanın altıncı duruşması, bugün (31 Ocak) Ankara 52. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

Duruşmayı Kaos GL, İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, İHD Ankara LGBTİ+ Komisyonu ve ÜniKuir takip etti.

Gazeteci tanıklar önceki duruşmada 5 Temmuz 2022’de yaşanan polis şiddetini anlatmıştı. Bugün devam eden davada, yargılanan LGBTİ+ aktivistlerin avukatları bilirkişi raporuna itiraz etti. Mahkeme, görüntüleri tekrardan bilirkişiye göndermeye karar verdi. Dava, 8 Mayıs saat 14’e ertelendi.

Kaos GL’nin haberine göre; avukatlar duruşmanın ardından gökkuşağı bayrağıyla fotoğraf çektirmek isterken, sivil giyimli kişiler polis olduklarını iddia ederek engellemeye çalıştı. Avukatlar, kimlik sorduğunda göstermeyen polis, kişisel telefonundan görüntü aldı. Görüntünün silinmesini isteyen avukatların taleplerini ise ciddiye almadı. Bunun üzerine dava avukatları, suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi.

“Bilirkişi raporu gerçekten uzak”

Av. İlayda Doğa Karaman duruşmada, bilirkişi raporunda tarafsız bir inceleme yapılmadığını, adliye çalışanı bir kişinin bilirkişi olarak atandığını belirterek şöyle dedi:

“Bilirkişinin görüntüler üzerinden hazırladığı rapordaki betimlemeleri gerçeği yansıtmayan betimlemelerdir. Bilirkişi, polislerin eylemcileri yere iterek yumrukladığı anları, ‘ellerinden pankartı almaya çalışırken’ diyerek geçmiş. Oysaki, görüntülerde çok açık bir şekilde polislerin eylemcilere şiddeti görünüyor. Ortada polisin darp ederek gözaltına alması varken sanki eylemciler polislere saldırmış gibi yansıtılmış. Haklarında soruşturma açılması ve kovuşturma yürütülmesi gereken polisler iken, herhangi bir somut delil olmadan sadece polis tarafından ayrımcı ve tarafçı bir şekilde hazırlanan fezleke üzerinden, somut gerçekten uzak bir şekilde müvekkillerimiz yargılanıyor.”

Görüntülerin mahkemede izlenmesini talep eden Av. Karaman, polis işkencesinin sadece gözaltı esnasında değil, ifade alınana kadar bekletilirken de sürdüğünü vurguladı.

Dosyaya sunulan bilirkişi raporunda polisin “dağılın” anonsu yapıp yapmadığının belirsiz olduğu belirtiliyor. Ancak raporda bazı polislerin eylemcilerle görüştüğü söyleniyor. Bilirkişi, LGBTİ+ aktivistlerinin “polisin gözaltına almaları esnasında direndikleri ve gözaltına alınmamaya yönelik hareketlerde bulunduklarını” iddia etti.