Pembe Hayat LGBTİ+ Dayanışma Derneği olarak Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) tarafından getirilen yeni düzenlemeye karşı açıklamamızdır:
Hormon İlaçlarının Dağıtımı Kısıtlanıyor
Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK), testosteron içeren ilaçlar, gonadotropin salıverici hormon (GnRH) analogları ve 2 mg ve üzeri östrojen içeren ilaçların “toplum sağlığını korumak ve olası suistimalleri önlemek”iddiasıyla yeni bir düzenleme getirdi. Bu kapsamda, söz konusu ilaçların dağıtımı ve temini İlaç Takip Sistemi (İTS) üzerinden kısıtlı bir şekilde yapılacak.
Reçeteler Sadece Elektronik Ortamda Karşılanacak
Yapılan açıklamaya göre, düzenleme kapsamında belirtilen ilaçların reçeteleri yalnızca Reçetem Sistemi üzerinden elektronik olarak yazılabilecek ve bu sistem üzerinden karşılanabilecek.
Reçetem Sistemi’ne girilen reçeteler, İTS üzerinden eczaneler için bir ilaç temin kotası oluşturacak. Bu kota doğrultusunda, eczaneler ilgili ilaçları sadece ecza depolarından temin edebilecek.
Ne Anlama Geliyor?
Bu düzenleme, halihazırda sağlık hizmetine erişimde pek çok ayrımcı ve dışlayıcı politikayla, kurallarla ve tutumlarla karşılaşan translar için bir hak ihlali anlamına gelmektedir!
Testosteron ve östrojen içeren ilaçların sözde “kontrollü dağıtımı” özellikle transların cinsiyet/beden uyum sürecinde sağlık hizmetlerine erişimini doğrudan etkilemektedir.
Bu düzenleme, biz transların sağlık hizmetine erişimde yaşadığı yapısal sorunları daha da derinleştirecektir. Hormon alımı, bizim yaşam kalitemiz ve sağlığımız için kritik bir öneme sahiptir. Beden uyum sürecinde kullanılan ve hayati öneme sahip bu hormanların teminindeki her gecikme veya engel, bizlerin fiziksel ve ruhsal sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir.
Reçetelerin kontrol altına alınması ve eczaneler için kota belirlenmesi ise biz translar için sağlık sisteminde daha fazla görünür hale getirilmemize ve bu sebeple damgalama ve ayrımcılık riskinin artmasına sebep olabilir.
Biz translar zaten beden uyum süreçlerinde, birçok bürokratik engelle, kurul onayıyla, dava süreçleriyle ve bilimum zorlukla uğraşıyoruz. Zaten hissettiğimiz bedenlere kavuşmamız için ekonomik zorluk ve imkansızlıklarla yüzleşmek zorunda bırakılıyoruz. Bizi ekonomik alanda istihdam etmeyenler, bedenlerimize göz dikenler; şimdi de gözünü maddi zorluklarla boğuşarak aldığımız hormonlarımıza dikmiş!
“Toplum Sağlığı” adı altında getirdiğiniz sahte uygulamalarınızı ve kararlarınızı hayatımızdan, gözlerinizi diktiğiniz bedenlerimizden çekin!
Çünkü Bizim Sağlık Hakkımız Engellenemez!
Açıkça insan hakları ihlali olan bu uygulama derhal geri çekilmelidir!