Seda Eseroğlu
Trans hakları alanında çalışan sivil toplum kuruluşları, yürüyüşü gasp ederek yürüyüşe “liderlik eden” bir grup trans karşıtı protestocuya kayıtsız kalmalarından dolayı Manchester Onur organizatörlerini ve Greater Manchester polisini kınadı.İngiliz trans derneği Sparkle tarafından PinkNews’e gönderilen açık mektupta, 24 Ağustos Cumartesi günü gerçekleşen olayda “lezbiyenlerin penisleri yoktur” ve “toplumsal cinsiyet ideolojisi lezbiyenlere zarar veriyor” yazılı pankartlar taşıyan bir grubun yürüyüşün önüne geçtiği ve bu yaşananlara karşı tepkilerin artmakta olduğu belirtildi.
Görgü tanıkları olayda 10 ila 14 protestocu olduğunu belirtti.
Protesto, 2018’de Londra’daki Onur yürüyüşünün ön safını gasp eden grupla aynı grup olan trans karşıtı örgüt GetTheLOut tarafından düzenlendi.
Trans Equality Legal Initiative (Trans Eşitliği Hukuk Girişimi)'nin eş kurucusu trans kadın Tara Hewitt PinkNews'e konuşarak, trans bir kadın olan partneriyle birlikte yürüyüşü izledikten sonra olayın “kendi güvenlikleri için endişe duymalarına” sebep olduğunu söyledi.
İngiliz trans derneği Sparkle ve trans gençlik derneği Mermaids UK’nın önde gelen isimleri bir açık mektupla, protestocuları durdurmadıkları için Manchester Onur organizatörlerini ve Greater Manchester polisini eleştirdi, mektupta şunlar yer aldı:
“Manchester Onur organizatörleri ve Greater Manchester Polisinden konuya ilişkin herhangi bir açıklama gelmedi.”
“Gruba Manchester Onur organizatörleri ve Greater Manchester polisi tarafından müdahale edilmemesi beni çok üzdü.”
“Yürüyüşe katılan translar, non-binary / akışkan cinsiyete sahip olanlar, interseksler ve şu anda cinsiyetini sorgulayan veya kendileri olma sürecinde olan insanların yürüyüş esnasında korunması yükümlülüğünün tamamen göz ardı edilmesine ilişkin hiçbir açıklama yapılmadı ve olaya dair özür dilenmedi.”
Her iki dernek de cumartesi günü düzenlenen yürüyüşe katılmıştı, ancak protesto eylemlerinden yürüyüş bittikten sonra haberdar oldular.
Sparkle ve Mermaids UK, GetTheLOut’un eylemlerine tepki amacıyla trans kapsayıcı lezbiyen ve kuir kadınlar tarafından oluşturulan L-With-The-T grubu ile birlikte bir yürüyüş düzenledi.
“Bizi büyük hayal kırıklığına uğrattı”
Mermaids UK CEOsu Susie Green konuyla ilgili olarak: “Sparkle ve L-with-T ile birlikte bu yılki yürüyüşe katılmamızın rica edilmesi bizi çok mutlu etti. Ailelerimiz, çocuklarımız ve gençlerimizin katılımıyla yürüyüş çok güzel ve duygusal anlara tanık oldu ve bu durum hepimiz için umut vericiydi.” dedi.“Sonra, 2018’de Londra’da yaşanan olayların aynısının Manchester’da cumartesi günü sadece 13 adım önümüzde de yaşandığını fark ettik.”
“Bu eylemlere göz yumulması ve eylemlerin savunmasız haldeki katılımcılarımız ve ailelerine bu kadar yakın olması bizi büyük hayal kırıklığına uğrattı. Protestocuların kollandıklarını ve trans karşıtı ve saldırgan bir üslup taşıyan bildirileri dağıtmalarına izin verildiğini öğrenmek inanılmaz derecede üzücüydü.”
Protestocular ayrıca “trans-aktivizmin lezbiyenleri silip attığını” iddia eden ve ReSistersUnited ve diğer trans karşıtı kampanyalardan destek aldıklarını bildiren bildiriler dağıttılar. Protestoya, ReSistersUnited’ın yerel örgütü olan Lancashire ReSisters de katılmıştı.
Manchester Onur organizatörleri, PinkNews'in konuya dair bir yorumda bulunulması talebine henüz bir cevap vermedi.
Sparkle yönetim kurulu başkanı Jay Crawford konuya dair olarak: “Grubumuz tüm kalbiyle yürüyüşteydi; her yaştan, cinsiyet kimliğinden ve cinsel yöneliminden herkesi kucakladık.” dedi.
“Yürüyüşün sonunda, önümüzde ilerleyen ve görünüşe göre herhangi bir müdahalede bulunulmayan trans karşıtı gösteriler nedeniyle herkesin hevesinin kırıldığını ve yürüyüşteki anılarının lekelendiğini görebiliyordum.”
“2019 yılında bile transları ve non-binary ve cinsiyet normlarını kabul etmeyen bireyleri tam anlamıyla kapsayıcı bir toplum için daha önümüzde uzun bir yol olduğunu söylemenin haksız olmadığını düşünüyorum.”
“Gruba Manchester Onur organizatörleri ve Greater Manchester Polisi tarafından müdahale edilmediğini görmek beni çok üzdü. Eğer Hristiyan protestocuları yürüyüş dışında tutuyorsak, diğer LGBTQIA karşıtı gruplara da müdahale etmeliyiz.”
“Yürüyüşte herhangi bir suç işlenmedi”
Greater Manchester polisi PinkNews’e yaptığı açıklamada, yürüyüş esnasında herhangi bir suç işlenmediğini ve bu nedenle de herhangi bir tutuklama yapılmadığını belirtti.Konuyla ilgili bir sözcü şunları ekledi: “Her bir bireyin ifade özgürlüğü ve barışçıl yollarla protesto haklarına saygı duyuyoruz; bu, bir derece sorumluluğu da beraberinde getiriyor.”
“Bu tarz olaylar esnasında polis ve etkinlik organizatörleri durumu barışçıl bir şekilde sürdürmek için protesto eden insanlarla iletişim kurmaya çalışmalıdır. Bir insanın halka açık bir gösteri esnasında herhangi bir suç işlediğinin tespit edildiği durumlarda tutuklanma ihtimali vardır.”
GetTheLOut örgütünün ismini vermek istemeyen bir organizatörü PinkNews’e konuşarak, grubun “GBT hareketinin süregelen düşmanlığı, saldırgan lezbiyen karşıtı tutumları ve tecavüz tehdidi karşısında, lezbiyenlerin cinsiyet geçişi, tecavüze uğraması, tecavüz tehdidine maruz kalması, dışlanması ve silinmesine dair farkındalık yaratmak amacıyla birlikte yürüdüğünü” söyledi.
Sparkle ayrıca “Manchester Onur organizasyonu CEO’su Mark Fletcher, Greater Manchester polisi temsilcileri ve yürüyüş organizatörleri ile bu sorunları daha ayrıntılı olarak görüşmeyi memnuniyetle karşılanacağını” söyledi.
Yazılan açık mektupta şunları da ekledi: “Bu ihlal her yönüyle araştırılıncaya ve her yıl düzenlenen Manchester Onur yürüyüşüne katılan her bir grubu korumak için ortak bir plan yapılıncaya kadar, farklı toplumsal cinsiyetlerden ve kimliklerden oluşan topluluk kendini güvende hissetmeyecek ve The Big Weekend (Büyük Haftasonu) ve organizatörlerinin kendilerine değer verdiğini düşünmeyecektir.”
“Bu yıl Londra'daki Onur yürüyüşü, geçen yılki olayların tekrarlanmasını önleyerek ailelerimizi ve gençlerimizi başarılı bir şekilde yürekten korumak için büyük adımlar attı. Anlaşılabilir ki, Manchester Onur yürüyüşünün çocuk ve gençlerimize Londra’daki Onur yürüyüşünün sağladığı koruma ve desteği neden sağlamadığını merak ediyoruz.”
