M.A.C İzmir Şubesinde HIV+ Çalışana Mobbing

H.A. adlı çalışan, “HIV ile yaşadığı bilgisinin rızası olmaksızın diğer firma çalışanları tarafından öğrenilmesi üzerine mobbinge maruz kalmaya başladığını, iş bulamama endişesi nedeniyle HIV+ olmasından ötürü uğradığı ayrımcılığa ve homofobik söylemler nedeniyle işten ayrılmak zorunda kaldığını belirterek Pembe Hayat Derneği’ne başvurdu. Dernek ile Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunan HIV+ çalışan, “Kişisel Verileri Koruma Kanunu” çerçevesinde sağlık bilgisinin saklı kalması gerektiğini, sağlık bilgileri üst düzey firma yöneticileri tarafından ifşa edildiği için sadece gerçek kişilerle ilgili değil firma ile ilgili de idari ve hukuki yollara başvuracağını belirtti
 
Aynı zamanda mağdurun HIV ile yaşayan bir diğer arkadaşı ise, aynı dönemde Ege Şehir Hastanesi ve Estrella Estetik Merkezi’nde mobbing ve ayrımcılığa maruz kaldığı ve yine İzmir’deki bir M.A.C. çalışanının sağlık bilgilerini diğer M.A.C. çalışanları ile paylaştığı gerekçesi ile H.A ile birlikte hukuki süreç başlatma kararı aldı.
 

‘’M.A.C Türkiye’nin politikası global M.A.C’in politikalarına aykırı!’’

H.A., Pembe Hayat’a verdiği röportajda MAC kozmetik firmasında kendini rahat hissedeceğini düşünerek bu firmayı seçtiğini belirtti. M.A.C’in HIV+ çalışanların ayrımcılığa uğramaması için verdiği eğitimlerin ve M.A.C AIDS Fonu ile bugüne kadar HIV ve AIDS aktivizmi için toplanan bağışların, M.A.C firmasında çalışmaya başlamasında etkisi olduğunu söyledi. M.A.C firmasının HIV aktivizmini desteklediğini düşünen H.A, M.A.C Türkiye için seçilen müdürlerin bu anlayışı benimsememiş olmasını dile getirdi:
 
‘’Gay kimliğimden ötürü bir mücadele veriyordum şimdi HIV için mücadele veriyorum ama HIV mücadelesi büyük destek ve özveri istiyor. Tek başınasın. Bunda daha çok zorlanıyorum. Daha kötüsü, HIV olmaktan bile daha yoran kısmı, M.A.C Türkiye’nin bana uyguladığı ayrımcılık oldu. Global M.A.C firmasından umutluyum ancak M.A.C Türkiye için seçilen üst düzey firma yöneticilerini denetlemeleri lazım.’’
 

‘’İdari ve hukuki yollara başvuracağız. ‘’

Pembe Hayat LGBTT Dayanışma Derneği avukatı, aynı zamanda davayı yürüten Av. Emrah Şahin, konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu:
 
 “Müvekkiller H. Ve T. bu firmaların ve hastanenin üst düzey yöneticileri, çalışanları ve bir doktor tarafından HIV+ olmalarına ilişkin özel nitelikli sağlık bilgileri kulaktan kulağa yayılmış, bu bilgiler çalışanlarla paylaşılmış ve bu paylaşımlara ilişkin tanıklıklar çerçevesinde de bu şahıslar hakkında tarafımızca Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuştur. Bu süreci kademeli olarak yürütmekteyiz. Müvekkillerin maruz kaldığı hak ihlalleri sadece bunu yapan şahısların cezai ve hukuki sorumluluğunu değil aynı zamanda da veri sorumlusu olan tüzel kişiliklerin idari ve hukuki sorumluluğunu da doğurmaktadır. Özellikle Kişisel Verileri Koruma Kanunu çerçevesinde kişisel verileri korumakla yükümlü olan firmanın veri sorumlusu sıfatı gereği alması gereken önlemleri almadığı için müvekkillerin mağdur olduğunu düşünüyoruz. Buna ilişkin olarak firmalara başvuruda bulunduk ve gelecek olan cevaba göre idari ve hukuki yollara başvuracağız.
 
Müvekkillerimin bu süreçten tek beklentileri HIV ile yaşayan kişilerin, iş hayatında ve sosyal hayatta benzer sıkıntılar yaşamalarının önüne geçmek ve bu vesileyle HIV+ hakkında yanlış bilinenleri ve doğruları kamuoyundan tartıştırmaktır. Biz de dernek olarak üzerimize düşeni yapıp, yargı önünde haklarını arayarak şüphelilerin cezalandırılması ve müvekkillerin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi için elimizden geleni yapacağız.”
 

M.A.C AIDS Fonu

M.A.C Kozmetik, 1994 yılından bu yana çıkardığı pek çok kozmetik ürünün gelirini M.A.C AIDS Fonu’na aktarıyor, ayrıca 1 Aralık Dünya AIDS Günü’nde çeşitli etkinlikler düzenliyor. Bu güne kadar HIV aktivizmi için 340 milyon doların üzerinde bağışta bulunan kozmetik firması, 1 Aralık 2018’de ise alanda çalışan diğer sivil toplum kuruluşları ortaklığı ile İstanbul’da bir farkındalık etkinliği gerçekleştirmişti. Aynı tarihlerde ise bahsedilen HIV ile yaşayan M.A.C çalışanı, İzmir’de statüsü nedeniyle ayrımcılığa ve mobbinge maruz kalmıştı.